Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Gürcistan Dışişleri Bakanı Ilia Darchiashvili ile Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilciliği’nde bir ortaya geldi.
Tahıl koridoru anlaşmasını pahalandıran Çavuşoğlu, Türkiye’nin Ukrayna Savaşı’nı engelleme ve durdurma uğraşlarına da değindi.
“ÇABALARIMIZI SÜRDÜRDÜK”
Türkiye’nin Ukrayna savaşı başlamadan evvel savaşı önlemek için ağır uğraş sarf ettiğini vurgulayan Çavuşoğlu, şunları söyledi:
“Başladıktan sonra da sona erdirilmesi için Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde gayretlerimizi sürdürdük. İstanbul’dan sonra tablo aksine döndü. İki taraf da müzakere masasından uzaklaştı. Bunların sebeplerini konuşmuştuk. Fakat artık Cumhurbaşkanımız liderliğinde Dışişleri Bakanlığı, Ulusal Savunma Bakanlığı, İstihbarat Teşkilatımız ile birlikte ağır efor sarf ettik. Tıkandığı yerlerde sayın Cumhurbaşkanımız devreye girdi, başkanlarla görüştü.
Sonuçta yalnızca Ukrayna tahılının değil aslında Rusya tahıl ve gübresinin ihracatı önündeki manileri kaldırmış olduk. Mutabakat imzalandı. Dün de uyum merkezi kuruldu artık teknik seviyede çalışmalar devam edecek. Temennimiz kesintiye uğramadan bu ihracat gerçekleşsin.
Öncelikle acil gereksinimi olan ülkelere tahıl buğday ulaşabilsin. Tarım bölümü için gübre çok kıymetli ve hassas. İstanbul’daki uyum merkezi tüm bu süreci yakından denetleyecek. Süreç sıkıntısız bir biçimde İnşallah ilerler.”
“ATEŞKESE ODAKLANMAMIZ LAZIM”
Tahıl koridoru muahedesinin olumlu bir adım olduğuna dikkat çeken Çavuşoğlu, şunları söyledi:
“Aslında bu yalnızca besin ihracatının önündeki pürüzün kaldırılması için atılan bir adım değil. Muvaffakiyet ile uygulanırsa iki taraf içinde de önemli itimat arttırıcı tedbir olmuş olur. Artık bizim ateşkese odaklanmamız lazım.
Gerek Dışişleri Bakanları gerek öteki seviyelerde görüşmelere iki taraf da razı olursa biz bu görüşmeler konut sahipliği yaparız. Önderler seviyesinde kalıcı ateşkes için sayın Cumhurbaşkanımızın temasları devam ediyor. Lakin üçüncü ülkelerin de desteklemesi lazım.
Savaşın kazananı yok, herkes kaybediyor. Barışın da kaybedeni olmaz kâfi ki adil bir barış olsun. Eninde sonunda bu savaş diplomasi masasında bitecek. Bir an evvel tarafları diplomasi masasına döndürmek için biz elimizden gelen çabası göstermeye devam edeceğiz.”