9. Cumhurbaşkanımız rahmetli Süleyman Demirel bir toplantı çıkışında kendisine “Ekonomiyi tek kelimeyle özetler misiniz?” diye soran gazete muhabirine “İyi” yanıtını verir. Muhabir soruyu bu defa “Peki, durumu iki kelimeyle özetler misiniz?” şeklinde değiştirince de gülümseyerek “İyi değil” deyiverir. Bana sorarsanız bizde de diğer ülkelerde de şimdi pandemide tam da böyle bir durumla karşı karşıyayız. Durumumuz tek kelimeyle “İyi”, iki kelimeyle ifade edilecek olursa “İyi değil”dir. Nedeni şu…
‘İyi’yiz çünkü: Aşıları bulduk.
‘İyi’yiz çünkü: Koronanın huyunu, suyunu öğrendik.
‘İyi’yiz çünkü: Başlangıçtaki kapanma dönemlerini aşıp adeta yeniden dünyaya geldik. Bunlar “iyiler”imiz.
‘İyi değiliz’ çünkü: Aşılama sürecinde hâlâ istenen başarıyı yakalayamadık.
‘İyi değiliz’ çünkü: Pandemi yorgunu ve bıkkını haline gelip “maske-mesafe-hijyen” üçlüsünden neredeyse vazgeçtik.
‘İyi değiliz’ çünkü: Filyasyon meselesini, temaslı sorununu ve daha pek çok önemli ayrıntıyı adeta unuttuk. Bunlar da “iyi değil”lerimiz.
Yanıtlamamız gereken esas soru şimdi şudur: Her gün 30 bin civarındaki vakaya ve genelde her gün 200’ü geçen insan kaybına “iyi” mi diyeceğiz, yoksa “iyi değil” mi? Dikkatle izlediğim bir Instagram sayfası var: MÜTHİŞ PSİKOLOJİ. O sayfada uzmanlar “HAYATTAKİ EN ZOR 4 DURUM NEDİR?” sorusuna şu 4 yanıtı veriyorlar…
BİR: Genç yaştaki karamsarlık.
İKİ: İleri yaştaki pişmanlık.
ÜÇ: Ertelenmiş ve amaçsız yaşam.
DÖRT: Kabullenilen çaresizlik.
İkinci sorum şu: Bu 4 maddeden size göre hangisi en tehlikelisi? Ben en çok dördüncüsünden sonra da birincisinden korkarım. Pandemideki son durumumuzu da aslında bu iki madde özetliyor. Gençlerimiz için tam bir KARAMSARLIK HALİ, yetişkin ve yaşlılarımız için ÖĞRENİLMİŞ VE KABULLENİLMİŞ ÇARESİZLİK DURUMU. Pandemide son durum şudur: Tek kelimeyle “İyi”, “iki kelimeyle “İyi değil”.