Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısı sonrası Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “mRNA aşısı olanlara risk gruplarına göre hatırlatma dozu uygulanacak. 2 doz mRNA aşısının üzerinden 6 aya kadar geçmiş sağlık çalışanları, 18-60 yaş arasındaki kronik hastalar, 60 yaş üstü kişiler hatırlatma dozu yaptırabilecek” açıklamasını yaptı.
Kararın ardından Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, toplum bağışıklığının sağlanmasında üçüncü dozun önemli olduğunu vurgulayarak, aşılamanın yaygın ve hızlı yapılması gerektiğini söyledi. Sadece aşı olanların oranının değil, aynı zamanda aşılama hızının da toplumsal bağışıklığı sağlamada önemli olduğunun altını çizen Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Bu bir havuz gibi” benzetmesini yaparak durumu şöyle açıkladı
“Bir taraftan aşılama yaparak havuzu dolduruyorsunuz ama öbür taraftan 6-7 ay geçince aşıladığınız kişilerde bağışıklık cevabı azalıyor ve havuzdan dışarıya kaçak oluyor. Dolayısıyla bu durumda havuzu doldurmanız güçleşiyor. Bir taraftan siz havuza aşı ilave ediyorsunuz, öbür taraftan aşılanmışlar havuzdan kaçıyor. Bu işi zorlaştıran bir durum.”
Aşılamada gereken düzeyde hızlı ve yaygın aşılamayı başaramadığımızı ifade eden Prof. Dr. Özlü, “Bunu sadece Türkiye için söylemiyorum, tüm dünyada böyle. Bazı ülkelerde nispeten daha iyi aşılama oranları var ancak genel olarak bakıldığında aşılama oranları istenilen düzeye ulaşmış değil” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Özlü’nün verdiği bilgilere göre, Türkiye’deki nüfusa oranla tam aşılı olanların sayısı yüzde 60’lara yakın ve bu kötü bir noktada olduğumuzu da göstermiyor. Özlü, “Eskiden ‘Yüzde 70 aşılanırsa pandeminin toplumda yayılmasını durdururuz’ diyorduk. Ancak şimdi Delta varyantının daha fazla kişiye bulaştığını düşünürsek bu yüzde 80-90’lara ulaşmış durumda. Bu da bizim işimizi zorlaştıran bir nokta çünkü çıta yükselmiş oldu” dedi.
Tüm bunlara bakıldığında aşılamada istenilen düzeyi tutturup küresel bir bağışıklama sağlayarak pandemiyi durdurma olasılığının maalesef çok yüksek olmadığını söyleyen Prof. Dr. Özlü, “Ancak aşı işe yaramıyor mu, yarıyor. Yani aşılanan kişiler kendini koruyor. Sadece hayatı normale döndürmek için aşılama konusunda istenilen hedefi yakalamak zor görünüyor ama imkansız da değil. Şu an geldiğimiz nokta bu” diye konuştu.
“Üçüncü dozda diğer dozlara oranla daha fazla yan etki yaşar mıyım?” diye soranlar için ise Özlü, “Yan etki konusuna gelince bu aşıların standart yan etkileri belli. Yan etkilerin kimlerde, nasıl, ne sıklıkta görüldüğü de tespit edilip yayınladı. İkinci ve üçüncü dozdan sonra ortaya çıkan ekstra bir yan etkiye dair bilgi yok” açıklamasında bulundu. Tüm bu bahsedilen yan etkiler birinci dozda, ikinci dozda ya da hatırlatma dozunda da görülebilir ya da görülmeyebilir. Birinci dozda görülen yan etki ikinci dozda görülmeyebilir, iki doz aşıda yan etki görülmeyip hatırlatma dozunda bunlar yaşanabilir” diyen Özlü, şu bilgileri de paylaştı:
“Bazen düşük bir olasılığa rağmen tüm dozlarda bile bu yan etkiler ortaya çıkabilir. Tıpta yarar-zarar oranı dikkate alınarak uygulama yapılır. Kovid-19 aşılarıyla ilgili yapılan çalışmalar ve gerçek hayata dair veriler bu aşıların olası zararlarının, elde edilen yarara göre çok çok düşük olduğu ve bu aşıların güvenli olduğu yönünde. Üçüncü doz için de bu bilgiler geçerli. Bu dozda daha farklı yan etkiler görüldüğüyle ilgili bir yayın, bir makale ben okumadım.”
Peki, üçüncü doz sonrası dördüncü doz da bizleri bekliyor mu? Daha ne kadar süre aşılanmaya devam edeceğiz? Prof. Dr. Tevfik Özlü, hatırlatma dozlarının miktarı ve sıklığı konusunda şu an kesin bir bilginin mevcut olmadığını söyledi. “Kovid-19 yeni bir hastalık, bu virüs yeni bir virüs. Zaman içerisinde tekrar bir hatırlatma dozu gerecek mi, ne zaman gerekecek, ne sıklıkla hatırlatma dozu gerekecek henüz daha bu konuda elimizde veri yok” diyen Özlü, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ancak mesela grip aşısı söz konusu olsa her sene yaptırmanız gerektiğini söylerim. Tetanoz aşısının da her 10 yılda bir yapılması gerekiyor. Bunlar için standart oluşmuş durumda.”
Kovid-19 için ise verilerin takip edildiğini belirten Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Hatırlatma dozundan sonra bir hatırlatma dozu daha 1 yıl sonra mı yoksa daha uzun bir zaman sonra mı yapılır bilemiyorum. Bu sorunun cevabı henüz belli değil” diyerek sözlerini noktaladı.