Saadet Partisi Bolu Vilayet Başkanlığı, akaryakıt fiyatlarına yapılan artırımları, bugün araba maketiyle kentte cins atarak protesto etti. Saadet Partililer, akaryakıt artırımlarına, üzerinde “Tekerlekler dönmüyor, tabana kuvvet” yazan ve far yerine Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati’nin gözlerine yer verilen araba maketiyle İzzet Baysal Caddesi’nde tıp atarak reaksiyon gösterdi.
“PARAMIZ PUL HALİNE GELDİ”
Yürüyüşün akabinde basın açıklaması yapan Saadet Partisi Bolu Vilayet Lideri İsa Sayın, şunları söyledi:
“Bugün, 6 Haziran 2022 Pazartesi. Geçen sene 6 Haziran’da 7 lira 24 kuruş olan mazot fiyatı, bugün yüzde 259 artışla 26 lira olmuştur. Malumunuz biz, bu yürüyüşü geçtiğimiz hafta çarşamba yapmayı planlamıştık. O vakit brandamızın üzerine mazotun 24,5 lira olduğunu yazmıştık. Ortadan geçen 5 gün içerisinde brandamıza yama yaparak ‘26 lira’ yazmak durumunda kaldık. Evet, BRENT petrolün fiyatının yüzde 60 oranında artması bu artırımların bir münasebetidir lakin geriye kalan yüzde 200’lük farkı nasıl açıklayacaksınız? Asıl sebep, makus iktisat idaresi yüzünden paramızın pul haline getirilmesidir. Geçtiğimiz yıl bu vakitlerde bir taban fiyatla 390 litre mazot alınabilirken bugün minimum fiyatın alım gücü yüzde 60 azalarak 163 litreye düşmüştür.
BAKAN NEBATİ’YE TEPKİ
İktidarın Türkiye iktisadına verdiği paha, iktisadın başına getirdiği bakan kadardır. Gözlerinden ışık saçan Bakanımız, saçtığı ışıkla hepimizi adeta yıldırım üzere çarpmıştır. İktidar kaynaklarından beslenen, milletin yaşadığı problemleri ‘tok açın halinden anlamaz’ misali görmeyen, göremeyen zevata sesleniyorum: Siz hiç, akşam meskende çocuklarınıza ne pişireceğinizi düşündünüz mü? Siz, bir babanın okula giden çocuğuna harçlık veremediği vakit çektiği azabı düşündünüz mü? Siz hiç, imkânı ve teminatı olmadığı için hastaneye tedavi olmak için gidemeyen bir insanın acısını tahayyül ettiniz mi? Sizin hiç, elektrik faturasını ödeyemediği için elektriği kesilen bir meskenden haberiniz oldu mu? Siz hiç, minimum fiyatla geçinmeye çalışan iki çocuk sahibi bir babanın kederi ile dertlendiniz mi? Siz hiç, markete giderken evladının canı bir şey ister de alamam diye evladını konutta bırakan annenin kederi ile dertlendiniz mi?”