T24 Haber Merkezi
Başakşehir’in Şahintepe Mahallesi’nde bir ortaya gelen mahalle sakinleri, imar uygulamalarının hukuksuzluğu ve süregelen çabalarına dair açıklamalarda bulundu. Şahintepe Halk Dayanışması’dan Yasin Serindere’nin moderatörlüğünde gerçekleşen toplantıda, 2020 yılında çıkarılan ve mahalle halkını mağdur eden imar planının iptaliyle birlikte, yeni imar planı sürecinde yapılması gerekenler masaya yatırıldı. Toplantının açılışında Yasin Serindere, davanın açılma münasebetleri ve haklılıklarını ortaya koyan bir sunum yaparak süreci özetledi.
Toplantıda konuşan Gül Altay, mahalle sakinlerinin kararlı duruşu ve sabırlı gayreti sayesinde bugünkü kazanımlara ulaşıldığını belirtti. Altay, “İBB’nin bugün kazandığı dava hâlihazırda Danıştay’da ama bu karar kademesine gelinmesinde sizin açtığınız davaların çok büyük tesiri var. Birileri buralara göz dikip buralardan rant elde etmek istiyor. Mahkeme iptal kararları vermeye devam ederken daima kendi yandaş şirketlerine yetkiler vererek inşaat başlatmaya devam ediyorlardı. İmarın iptal edileceğini bildikleri için, sizin çabanızı bildikleri için muhakkak parsellere inşaat şirketleri aracılığıyla sızıp buralarda hisse sahibi oldular. İBB’nin açtığı davadan gelen kabul kararı ve bizim açtığımız davalardan aldığımız kabul kararları bize şunu gösteriyor ki imar uygulaması iptal oldu,” sözlerini kullandı.
“Rezerv yapı alanı olarak belirlenmesi bile hukuksuz bir karardı”
Şehir plancısı Ceyhan Çılğın ise Şahintepe Mahallesi’nin hukuka muhalif biçimde rezerv yapı alanı ilan edilmesini ele alarak; “Dönüşüme husus edilen mahalle artı bedel yani rant üretiyorsa o mahallede yaşayan fakirler oraya layık görülmüyor. Çoklukla de bu mahallelerden gönderilmeleri üzerine çeşitli uğraşlar başlatılıyor. Türkiye’de kentsel dönüşüm fakirler ve kentsel hizmetlerden mahrum bırakılanlar bakımından bu türlü sürdürülüyor. Sizin mahalleniz 2012 yılında rezerv yapı alanı olarak kararlaştırıldı. Rezerv yapı alanı olarak kararlaştırıldığında yönetmelik yeni çıkmıştı. Buranın rezerv alanı olarak kararlaştırılması bile kendi başına bir hukuksuzluktur. Zira yasa, ‘yeni yerleşim alanı’ olarak ibaresi koymuştu. Yasa unsuru böyleydi. Üzerinde yerleşim bulunmayan ve yerleşime açılacak alanların rezerv yapı alanı olacağını söylüyordu. Asıl olarak hazine yerlerinin bulunduğu alanları kastediyordu. Burası rezerv alan olarak kararlaştırıldığı vakit buranın tamamı özel mülkiyetti ve üzerinde 30-40 bin kişi yaşıyordu. Yani yeni yerleşim alanı değil, esasen yerleşim alanıydı” dedi.
Çılğın, konuşmasının devamında şu kelamlara yer verdi:
“Belediye Başkanı mahalleye geldiğinde karşısına çıkıp hesap soruyorsunuz. Hacımaşlı’ya sürgün edilmek isteniyorsunuz, durduruyorsunuz. Bu denli yıldır güçlü bir irade göstererek mahallenize sahip çıkıyorsunuz. Artık temel problem devam eden süreçte mahalleye nasıl sahip çıkacağınızdır. Başakşehir Belediyesi, 2020 tarihinde hazırladığı imar planı açıklama raporunda şöyle diyor: Ben bu planı hazırlarken mahallede ofis açtım. Sonra bu ofise de halk geldi, ben halkla görüştüm ve onların talebi neyse onu alıp plana işledim. Belediyenin bu türlü anlattığı incelediğimde mahallenin nüfusunu %50 artırmak istediklerini ama planda bulunan yeşil alan, sıhhat tesisi, okul, spor tesisi üzere donatıların bu nüfusun gereksinim duyduğu ölçünün yakınından bile geçmediğini gördüm. Artık ben size soruyorum, belediye sizinle görüştüğünü sav ediyor, öyleyse siz bu görüşmelerde okul, hastane, park istemediğini mi söylediniz? Söylemediniz, buradan anlıyoruz ki plan raporu çarpıtmalarla dolu. Belediye bu planı hazırlanırken sizlerin iştirakini sağlamadı, size nasıl bir mahallede yaşamak istediğinizi sormadı, fikrinizi almadı, beklentilerinizi ölçmedi. Yani ilçe belediyesi size ilişkin bir mahallede size sormadan plan geliştiriyor. Boş bir arsayı planlar üzere.”
Çılğın, yeni imar planı sürecinde mahalle sakinlerinin belediyenin onları yok sayan bu tavrı karşısında bir ortaya gelmeleri gerektiğini belirterek; “Yeni imar planı ve imar uygulaması çalışmalarına başlandığını duyuyoruz. Bu mahalle şayet imar planı, imar uygulaması askıya çıksın, ben ona nazaran dava açarım derse, şimdiden bilelim ki askıya yeniden sizin hoşunuza gitmeyen şeyler çıkacak. Hasebiyle yan yana gelmeli, birlikte hareket etmeli ve ilçe belediyesini her türlü planı sizinle birlikte hazırlamaya zorlamalısınız” sözlerini kullandı.
“Haklarımız için bir ortadayız ve çabaya devam edeceğiz”
Toplantı konuşmacılarından mahalle sakini Sabite Şanlı, mahalleye getirilen su ve elektriği yıllar evvel kendi imkânlarıyla sağladıklarını, bugünse ulaşım ve temel kamu hizmetlerinden bile mahrum bırakıldıklarını tabir etti. Bilhassa toplu ulaşım taleplerinin yanı başlarındaki mahallelere hizmet verilmesine karşın dikkate alınmadığını lisana getiren Aziz, bu problemlerin bir sürgün siyaseti olduğunu vurguladı ve “Haklarımız için yılmadan çaba etmeliyiz” dedi.
Toplantıda CHP Başakşehir İlçe Örgütü, Dem Parti İlçe Örgütü ve geçtiğimiz periyot CHP Başakşehir Belediye Lider Adayı Mesut Öksüz de mahalle sakinlerine dayanak verdi. Toplantının sonunda halka kelam verilerek mahalle sakinlerinin soruları ve teklifleri dinlendi.
|
Eserleri infial yaratan Sayna Soleimanpour: Ben neden bayan cinayetlerini güzelleyeyim? |
