Karaciğer kanseri

Karaciğer içerisinde gelişen kötü huylu tümöral oluşumlar, karaciğer kanseri olarak isimlendirilir.
Karaciğer, vücudun en büyük iç organıdır. Başta çeşitli atıkların vücuttan uzaklaştırılması, çeşitli
besin maddelerinin emilimi ve yara iyileşmesi olmak üzere birçok yaşam fonksiyonunun
gerçekleştirilmesinden sorumludur. Karın bölgesinin sağ üst bölümünde yer alan karaciğer, aynı
zamanda safra üretiminden sorumludur. Safra salgısı, yağların mekanik sindirimi ve çeşitli
vitamin ve minerallerin emilimine yardımcı olur. Karaciğer gerekli durumlarda kan dolaşımındaki
fazla glikozun (kan şekeri) depolanmasını gerçekleştirir. Böylelikle açlık anlarında, depolardan
şekerini kan dolaşımına tekrar salarak kan şekerinin sabit düzeyde kalmasını sağlar. Çeşitli ilaç
ve toksinlerin etkisiz hale getirilmesi de yine karaciğerde gerçekleştirilir. Karaciğer dokusunda
kanser gelişmesi halinde bu organın hücrelerini hasara uğratır ve işlevlerini tam olarak yerine
getirmesine mani olabilir.
Karaciğer kanserleri kendi içerisinde primer ve sekonder olmak üzere temel olarak iki grupta
incelenir. Primer karaciğer kanserleri bu organın içerisindeki hücrelerde başlayan kanser
türüdür. Sekonder karaciğer kanserleri ise başka bir organda başlayıp oradan karaciğere
sıçrayan kanserleri tanımlamak için kullanılır. Bu durum metastaz olarak isimlendirilir. Vücuttaki
diğer hücrelerden farklı olarak kanser hücreleri, kötü huylu bir karakter kazanmalarının ardından
vücudun farklı bölümlerine yayılabilir. Bu yayılım genellikle kan veya lenf dolaşım sistemleri
vasıtası ile olur. Karaciğer kanseri hakkında ayrıntılı bilgi almak için yazının devamını takip
edebilirsiniz.
Karaciğer Kanseri Nedir?
Karaciğer kanseri, karaciğer içerisinde başlayan kanseri tanımlar. Bu kanserleşme birçok farklı
tipte meydana gelebilse de en sık olarak hepatosellüler karsinom olarak isimlendirilen karaciğer
kanseri türü ile karşılaşılır. Hepatoselüler karsinom hepatosit olarak tanımlanan ana karaciğer
hücresinden gelişir. Bu kanser türü dışında İntrahepatik kolanjiyokarsinom, hepatoblastom gibi
daha nadir olarak görülen karaciğer kanseri türleri de mevcuttur.
Karaciğer Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Karaciğer kanserinin belirti ve bulguları arasında sarılık, sağ tarafta belirgin karın ağrısı, sağ
omuz ağrısı veya karnın sağ üst bölgesinde yumru hissedilmesi gibi şikayetler bulunur. Bu
şikayetlere ek olarak karaciğer kanserine spesifik olmayan kilo kaybı ve halsizlik gibi şikayetler
de bulunabilir.
Karaciğerde gelişen kanserin seyri sırasında safra kesesinde tıkanıklık, anemi (kansızlık) ve
kanama gibi şikayetler meydana gelebilir. Karaciğer kanseri açısından henüz bir tarama testinin
bulunmaması nedeniyle bu hastalığın belirtileri konusunda farkındalık kazanmak oldukça
önemlidir.

Primer (birincil) karaciğer kanseri belirtileri göreceli olarak daha erken evrelerde ortaya çıkma
eğilimindedir. Sekonder (ikincil) karaciğer kanserleri ise karaciğerde büyük çapta bir hasar
oluşturmadan belirti vermeyebilir. Karaciğer kanserinin seyri sırasında oluşabilecek belirti ve
bulgular genel olarak şu şekilde özetlenebilir:
● İstemsiz kilo kaybı
● İştahsızlık
● Üst bölgede karın ağrısı
● Bulantı ve kusma
● Genel halsizlik ve bitkinlik
● Karında şişkinlik
● Cilt ve mukozaların sarı renk alması
● Beyaz, kireç renginde dışkılama
Karaciğer kanseri, karaciğer hücrelerinin DNA’sındaki mutasyondan kaynaklanan bir durumdur.
Hücre DNA’sı, hücrenin yaşam döngüsü ve bölünme hızının kontrolü başta olmak üzere
neredeyse tüm hücresel işlevlere ait genleri bünyesine barındırır. DNA yapısında meydana
gelen mutasyonlar, bu genlerin talimatlarında değişikliklere neden olarak kontrolsüz hücre
bölünmesi gelişimi ile sonuçlanabilir. Kanser hücresinin bölünmesi devam ettiği sürece
oluşturduğu şikayetlerin seyri de değişir. Dolayısıyla kanser belirtileri hakkında bilgi sahibi olmak
erken tanı ve tedavi için oldukça önemlidir.
Karaciğer Kanseri Evreleri Nelerdir?
Karaciğer kanserinin tedavi planlaması için öncelikle evrelendirilmesinin yapılması gerekir. Bu
evrelendirme, genel olarak dört aşamadan oluşur. Evre 1 karaciğer kanserinde tümör dokusu
karaciğer içerisinde bulunur ve diğer başka bir organ ya da yapıyı etkisi altına almamıştır. Evre
2 karaciğer kanserinde küçük tümöral oluşumlar karaciğer dokusu içerisinde yer alır veya bir
kötü huylu tümör dokusu kan damarlarına ulaşmış olarak tespit edilir. Evre 3 karaciğer
kanserinde ise birden fazla sayıda büyük tümör karaciğer dokusunu etkisi altına almıştır veya bir
büyük tümör büyük bir damarı etkisi altına almış olarak tespit edilir. Son evre karaciğer
kanserinde ise karaciğer kanseri artık metastaz yapmış ve vücudun diğer bölümlerine
yayılmıştır.
Karaciğer Kanseri Nasıl Teşhis Edilir?
Karaciğer kanserine tanısal yaklaşımda kullanılan çeşitli yöntemler mevcuttur. Kan testleri,
karaciğer enzimleri ile ilgili problemlerin tespit edilmesinde faydalıdır. Ultrasonografi, bilgisayarlı
tomografi ve manyetik rezonans gibi görüntüleme yöntemleri, kanserin nerede olduğunun tespit
edilmesinde katkı sağlayabilir. Kan tetkikleri ve radyolojik incelemelere ek olarak karaciğer
kanserinin yapısını tespit edilmesinde biyopsi işlemi oldukça etkili bir yöntemdir.
Karaciğer biyopsisi hekimin ince bir iğneyi ciltten karaciğere doğru ilerleterek doku örneklemesi
yapması ile gerçekleşir. Bu işlemin ardından alınan doku örneği laboratuvara gönderilerek

mikroskop altında kanser hücrelerinin özelliklerinin patolojik incelemesi gerçekleştirilir. Biyopsi
işleminin kendi içerisinde kanama, morluk gelişimi veya enfeksiyon gibi riskleri bulunur.
Karaciğer kanseri tanısının konmasından sonra hekimler tedavi planlaması öncesinde kanserin
evrelemesini gerçekleştirirler. Evreleme kanserin boyutu, lokalizasyonu ve yayılımının tespit
edilmesi ile ortaya konabilir. Kemik taramaları, radyolojik görüntüleme yöntemleri, evrelemede
oldukça önemli tetkiklerdir.
Karaciğer Kanseri Nasıl Tedavi Edilir?
Karaciğer kanserinin tedavi planlamasında kullanılabilecek birçok farklı tedavi girişimi
mevcuttur. Hekimler, hastanın birçok farklı özelliğini ön plana alarak hangi tedavi yönteminin
birey için en uygun olduğu konusunda karar verirler. Tümörün yerleşimi, boyutu ve sayısı başta
olmak üzere karaciğer fonksiyonlarının ne derece etkilendiği, siroz varlığı veya kanserin başka
vücut bölgelerine yayılıp yayılmadığı gibi faktörler, tedavi planlaması öncesinde göz önünde
bulundurulur. Tüm bu faktörler değerlendirilip tedavi uygulamalarına geçildiğinde
uygulanabilecek yöntemlerin başında cerrahi tedavi yöntemleri yer alır:
● Parsiyel hepatektomi olarak isimlendirilen prosedürde karaciğerin etkilenmiş kısmı,
cerrahi olarak çıkarılır. Bu ameliyat genellikle erken evrede tespit edilen karaciğer
kanserlerinde uygulanabilir. Zaman içerisinde sağlıklı karaciğer dokusu kendini
tamamlayabilir.
● Karaciğer transplantasyonu (nakli), uygun bir vericiden alınan karaciğerin hastaya nakil
edilmesidir. Transplant ile tedavi girişimleri özellikle metastatik özellikte olmayan
olgularda tercih edilebilir. Nakil sonrasında hastalar ömür boyu reddi geciktirecek ilaç
kullanmak durumundadır.
● Ablasyon olarak isimlendirilen bir diğer tedavi yönteminde, etanol enjeksiyonları,
soğutma veya ısıtma gibi uygulamalar ile karaciğer kanserini oluşturan dokunun
harabiyeti amaçlanır. Bu uygulama genellikle lokal anestezi altında uygulanır ve ilgili
bölge uyuşturularak kişinin işlem sırasında ağrı hissetmesi engellenmiş olur.
● Yüksek enerjili radyofrekans dalgaları ile kanser hücrelerinin ortadan kaldırılmasını
amaçlayan radyoterapi uygulamaları, kendi içerisinde internal ve eksternal olmak üzere
iki grupta incelenir. Eksternal ışın radyoterapisinde kanserin bulunduğu bölge, dışarıdan
hedeflenerek yüksek enerjili ışın bombardımanına tutulur. İnternal ışın radyoterapisinde
ise radyoaktif özellikteki bir materyalin düşük miktardaki bir kısmı, kanserin bulunduğu
bölgenin yanına veya direkt olarak içine bırakılır.
● Kemoterapi olarak isimlendirilen tedavi girişiminde karaciğer kanserini oluşturan
hücrelerin kuvvetli kimyasal ilaçlar yardımıyla ortadan kaldırılması amaçlanır.
● Hedefe yönelik tedavi uygulamaları, kanser dokusunun büyüme ve kan desteği gibi
özelliklerini bloke etmek amacıyla kullanılan yöntemlerdir. Kemoterapi veya radyoterapi
gibi yöntemlerden farklı olarak hedefe yönelik tedavilerde sağlıklı hücreler ile kanser
hücreleri birbirinden ayrılmış olur.
● Bu tedavi yöntemlerine ek olarak bazı bireylerde immünoterapi girişimleri de fayda
sağlayabilir.

Karaciğer kanseri genellikle çeşitli tedavi girişimlerinin uygulanabildiği bir kanser türüdür. Bu
kanser türü hakkında daha ayrıntılı bilgi almak için sağlık kuruluşlarına başvurarak uzman
hekimlerden destek alabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir